Uçan Salıncak - Hüseyin İzci

Uçan Salıncak 

İşte o gün, annem işten gelmişti yüzü güler bir şekilde. Hiç sormadan annem, "Orduzu tarafından gidiyoruz!" dedi. En başta neresi olduğunu bilmediğim için sıkıntılı bir yer olduğunu sanıyordum. Meğer Malatya'nın en ünlü gezi yerlerinden biriymiş. O heyecanla uyuyamamıştım. Ve sabah oldu hemen saat 10.00'da yola çıktık. Anneme, hararet bastı bahanesiyle soda aldırmıştım. Neyse yola çıktık. 

Araba Broadway, bilen  bilir ve 8 kişi binmiştik. Soda yüzünden arabayı kaçırıyordum. Eh işte, dakikada bir en sevmediğim şey olan şeyi yapmaya başladılar. Yaşımın sorulması... O sıkıntıdan uyumuştum. Gözümü açtığımda annemgilin beni arabada bıraktığını anladım. Önce çok korktum. Görevli bir abiye sorup nerede olduklarını öğrendim ve yanlarına gittim. Bir de ne göreyim, bensiz salıncağa binmişler... Hem de dev uçan salıncak! Annemgilin hep söylediği şekliyle, benim gibi "hiperaktif" bir çocuk bu alete binememiştim. Meğerse yaşım tutmuyormuş. Ama orda 12 yaş yazıyordu, bende 12 yaşındayım. 

Neyse... Orada ağlarken Muhammet abi diye biri yanıma oturdu. Bana dedi ki: "Ben böyle şeylere binmeyi sevmem, midem kalkar". Ben de ağladığımı bilmesin diye "Kendim binmedim." dedim. Biraz daha konuştuk ve gezdik, tozduk... Bu arda Muhammet abi ile kanka olmuştuk. Annemgil yemek söylerken biz gizlice karşıdaki hayvanat bahçesine gittik. Ben oraya kaplan görmek için gitmiştim. Sanki benim inadıma yapar gibi, kaplan yuvasından çıkmıyordu. Ve biraz gezdikten sonra yemekleri yiyip araba ile eve döndük. 

                                                          Hüseyin İzci 

                                                        


Yorumlar

  1. Bu güzel anı sınıfta bizi kahkahalara boğmuştu, okurken de tekrar gülümseyerek okuduk. Umarım unutulmaz anılar yaşarsın pek kıymetli Hüseyin.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder